Deli Ressam!

Yıldızlı Gece - 1889

VİNCENT VAN GOGH 


30 Mart 1853’te Hollanda’nın Zundert kentinde doğdu. Rivayetlere göre dersleri zor anladığı ve kendini yalnız hissettiği için 12 yaşında okulu bıraktı. 

Abisinin bağlantılarıyla 16 yaşında sanat simsarı (Komisyoncusu) olarak işe başladı. 

28 yaşında resme başladı ve on yıl kadar kısa süre içerisinde 2100 kadar resim yaptı. Şaşırıyoruz evet genel olarak ünlü ressamlar müzisyenler filozoflar vs küçük yaşlarına yeteneklerini keşfedip o yola koyuldular. Van Gogh ise yaşını başını aldığı zaman da o yola koyuldu. 

Van gogh zamanında boyanın tüpleştiğini görüyoruz bu ressamlara ne kazandırır ki !?

Ressamlar artık atölyelerine dışarıya çıkıp doğayla içiçe oluyor ve gerçeklerle yüzleşiyorlar, doğada gözlem yapıyorlar, atölyedeki doğa imgelerinin aslında öyle olmadığını görüyorlar. Hatta Manet kendine bir kayıt tutar ve kayıkta resim yapar. Yeni özerk sanat oluşuyor. 

Bu dini, mitolojik, romantik konulara olan ilgiyi azaltıyor. Bunlar burjuvanın estetiği artık özgün sanat başlar derin ve yüzeysel resim meydana çıkıyor.  Yüzeysel resim Monette göreceğimiz Empresyonizm derin resim bize Van Gogh Cezannenin yaptığı resimlerdi. 

Van Gogh 50 yıl önce doğmuş olsaydı Van Gogh olmayacaktı belki de. Bugün bile seçim ve kararlarımızı birleyen toplumsal dinamikleridir.

Van Gogh resimlerini deli olduğu için değil deli olmasına rağmen çizdi.

Yoksuldur çok kötü beslenir ekmek, kahve ve sigaradan başka bir şey yemez içmez kardeşi Theo ona para gönderir.  Kendisi o parayı modellere ve malzemelere harcar. Bir süre sonra parası modellere yetmez ve kendini model olarak çizer, 37 tane otoportresi vardır. 

Van Gogh 1888 yılında Pool Gauguinle tanışır. Bir kaç ay birlikte kalırlar. Van Gogh Gauguine hayranlık duyar ve kendisine saygı duymasını bekler. Büyük bir aşk için saygı ve sevgi şarttır. Ancak Gauguine kaba ve küstahtır. Van çok sadıktır. Ve kaybetmekten çok korkar. Bir gün şiddetli bir tartışma sonucu Van odasına çekilir. Şiddetli bir ses duyar ve sol kulağını bir ustrayla keser. Yarasını sardıktan sonra kulağını bir kağıda koyar. Van Gogh, ertesi sabah bilinci kayıp bir şekilde bulunur ve hastaneye götürür olur. Sonrasında halüsinasyonlar görür ve hayatı hastane ve ev arasında geçer bir süre sonra kasabadakiler tarafından şikayet edilir. Kaldığı hastane odası artık atölyesi olur.  Girdaplı resimler çizer. Yalnız! 2004’te Hubble Teleskobuyla inceleme yapan araştırmacılar yıldızların etrafını hareket eden girdaplar görürler. 

1890’da bir tabanca ile kendine vurur ama ölmez kaldığı pansiyona yürüyerek geri döner. Ertesi gün kardeşi Theo yanına gelir Van Gogh çok mutludur. Theo şaşırır ve son sözleri olarak şunları söyler; “Keder sonsuza dek sürecek.” Kendini vurduktan 30 saat sonra ölür. 

Öldükten sonra şöhret kazandı.

Eğer şimdi değersizsem ilerde değersiz olacağım ama ilerde değerli olursam şimdi de değerliyim çünkü mısır mısırdır her ne kadar kentler ilk bakışta onu ot sansa da. 

Keder ve en uçtaki yalnızlığı ifade etmeye aramaktan çekinmedim bu tuvallerin sözel ifade edemediklerimizi anlatacaklarına, taşrada neyin sağlık getirdiğini ben neyin güçlendirdin anlatacağını hemen hemen inanmaktayım. ~ Vincent Van Gogh

Sanat ve sanat eseri sadece duyguları yansıtmak için üretilmediler. Van Gogh resim de kendini buluyor. 

Resimlerimi satılmadığı gerçeğini değiştiremem ama insanlar zamanla resimlerimin, üzerinde kullanılan boydan daha çok değerli olduğunu anlayacaklar. ~ Vincent Van Gogh

Resmimi hayal ediyorum ve daha sonra hayalimi boyuyorum. ~ Vincent Van Gogh


21.05.22 

Popüler Yayınlar